Meme Ağrısı

Meme ağrısı kadınlar da doğurganlık zamanında çok sık görülmektedir. Meme ağrılarının altında çoğu zaman iyi huylu meme hastalıkları veya bazen de hastalık dahi sayılmayacak nedenler olabilmektedir. Meme ağrısı olan hastaların büyük bir çoğunluğu Uzman bir hekime başvurmaz. Her üç kadından biri bu tür ağrı şikâyetlerinde kadın doğum uzmanına veya Uzman bir cerrahi hekime başvurmaktadır.

Her adet döneminde kanama başlamadan önceki günlerde her iki memede de oluşan meme ağrılarıdır. Âdet kanaması başladıktan sonra meme ağrısı azalır ve zamanla kaybolur. Sıklıkla memede sertleşme ile başlayan meme ağrısı koltuk altına doğru yayılan bir ağrıdır. 20 ve 30'lu yaşlarda daha sık görülmektedir.

Memedeki kitlesel ve yapısal değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. 40 yaş üzeri kadınlarda daha çok görülmektedir. Sabit ve yakıcı ve tek taraflı olarak ağrı meydana gelmektedir. Daha çok emziren kadınlarda meme iltihabına bağlı olarak çok şiddetli ağrılar olabilir. Göğüs duvarı ağrıları kollara ve omuzlara kadar vurmaktadır. Bu ağrılar genellikle çok ağır kaldırmaktan, çok fazla kolları kullanmaktan kaynaklı ağrılardır. Bu ağrıların hemen başlamasının nedeni kadınlarda göğüs duvarı kaslarının zayıf olmasından kaynaklanmaktadır.

Meme dışı göğüs ağrıları ise; kalp ve akciğer rahatsızlıklarından oluşan veya kas iskelet sisteminden kaynaklanan ağrılar aslında meme ağrıları ile ilgisi olmayan ağrılardır fakat meme ağrısı olarak algılanabilmektedir.

Meme ağrısında ilk iki grup memenin dokusundan kaynaklı olup birbirine çok benzemektedir. Üçüncü grup ağrılar ise göğüs duvarı ağrıları veya eklem sisteminden kaynaklı ağrılardır. Tüm bu ağrıları çok dikkatli Uzman bir hekim tarafından muayene ederek ayırmak mümkündür. Memeden kaynaklanan ağrılar ile göğüs duvarı veya iskelet kısmından kaynaklı ağrıları kadınlar genellikle birbiri ile karıştırmaktadır. Kaburga kemikleri, iskelet yapımız ve göğüs adaleleri de sıklıkla ağrı yapmaktadır. Bu da kadınlar arasında kanser olabileceği endişesi ile hemen meme ağrısı olarak algılanmaktadır.

Kadınlar tarafından ağrının karakteri çok iyi tanımlanmalıdır. Adet dönemlerinde olup olmadığı, ağrının ne kadar süre devam ettiği ve ne kadar zaman sonra yok olduğu, ağrının nasıl ve neden geçtiği ne sıklıkla yaşandığı, gece uykudan uyandırıp uyandırmadığı, işlerine engel olup olmadığı ayrıca ağrı kesici ilaç kullanıp kullanılmadığı hastalığın tanısının konulmasında Uzman hekimler tarafından oldukça önemlidir. Bu soruların cevabı alındıktan sonra tıbbi tedavinin uygulanması hasta tarafından oldukça önemlidir.

Meme ağrısı sıkça yaşayan kadınların adet öncesi dönemlerde göğüslerde ödem oluştuğu için bu dönemde su ve tuz tüketimini kısıtlamak şikâyetlerin hafiflemesine neden olmaktadır. Ayrıca meme ağrısı olanların sigara ve alkol tüketimine dikkat etmeleri, kahve tüketimini bu dönemde azaltmaları bu şikâyetlerin azalmasına sebep olacaktır. Bilimsel çalışmalar ile bunlar kanıtlanmıştır. Meme ağrısı şiddetli olduğu dönemlerde basit ağrı kesiciler kullanılabilir.

Meme ağrısı var ise ve ele kitle geliyorsa Uzman hekimler tarafından ayrıntılı olarak muayene edilmesi, radyolojik tetkiklerin yapılması açısından oldukça önemlidir. Fakat kesinlikle ağrı olduğu dönemde mamografi çekilmemesine özen gösterilmelidir. Memedeki ele gelinen kitlelerin çok az bölümüne kanser teşhisi konulmaktadır. Meme ağrısı şikâyeti ile başvuran hastalar arasında meme kanseri görülme oranı oldukça düşüktür. Meme ağrısı çeken hastaların büyük çoğunluğu bunun başka nedenlerinin olduğunu öğrenince oldukça rahatlar. Bu hastalar için de %3 gibi çok düşük oranda hastalara ağır şikâyetler nedeni ile tıbbi tedavi uygulanmaktadır.