{ "title": "Kalp Kası Ağrısı", "image": "https://www.agrisi.gen.tr/images/kalp-kasi-agrisi.jpg", "date": "20.01.2024 11:49:57", "author": "Emel polat", "article": [ { "article": "
Kalp kası ağrısı, genellikle kalp krizinin sonucu olarak ortaya çıkmakta ve uzun süreli olmamaktadır. Kalp kaslarının ağrısı insan vücudunda genelde göğüs ağrısı olarak tanımlanır. Ancak yapılan araştırmalara göre göğüs ağrısı yaşayan kişilerin yaklaşık %25'inde ağrıların kalbe bağlı olmadığı açıklanmıştır. Göğüs bölgesinde bulunan sinir sıkışmaları, kas problemleri, kaburga incinmeleri, akciğer hastalıkları ve yemek borusu sorunları göğüs bölgesinde oluşan fakat kalp ile bağı olmayan ağrılardır.

Kalp kası ağrısının belirtileri nelerdir?

Kalpte batma hissi, yanma hissi ve yanında sancılanma görülür. Koşma, merdiven çıkma veya yokuş yukarı çıkma gibi fiziksel faaliyetler esnasında kalp üstü göğüste oluşan basınç veya sıkışma şeklindeki bir ağrının sol kola, çeneye ve boyna yayılması konusunda dikkat etmek gerekir. Bu şekildeki bir kalp kası ağrısı strese bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu ağrıyı dindirmek için biraz dinlenildiği zaman ağrı azalır, hafifler, rahatlar. Bu şekilde kalpte başlayan kas ağrısı boyun, sol kol, omuz ve hatta sırta kadar yayılabilir. Farklılıklardan dolayı bazı insanlarda bu kalp kası ağrısının yanında baş dönmesi, nefes darlığı, bulantı ve terleme gibi sorunlar ağrılara eşlik eder. Kalp kası ağrıları uzun süreli değildir, 10 dakika kadar sürebilir. Biraz oturup derin nefes alarak rahatlama yoluyla dinlenerek geçebilecek ağrılardır.

Kalp kası ağrısının sebepleri nelerdir?

Gün içerisinde aşırı hareketlilik sarf etme, sinir bozukluğu, şiddetli romatizma, yorgunluk, doğuştan meydana gelen kalp hastalıkları ve en önemlisi düzensiz, stresli bir yaşantı kalp kası ağrılarına, kalpte kas zorlanmasına yol açabilir. Kalp kası ağrıları göğüste hissedilir. Sindirim sistemine bağlı olan bazı bozukluklarda da kalp kası ağrısında olduğu gibi; göğüs kafesine bağlı olan kaslar, sinirler, bağlar ve çevresindeki benzer yapılarla ilgili sorunlarda göğüs kafesinde ağrılar gerçekleşmektedir. Bu ağrıları kalp kası ağrıları ile karıştırılmamak gerekir. Özellikle yaşlılar ve şeker hastası olan kişilerde böyle ağrıların, rahatsızlıkların görülme olasılığı yüksektir. Bu kalp kası ağrısının yanında kalp ağrılarının en çok rastlananı olan Enfarktüs ismi verilen ağrı da aynen kalp kası ağrısı gibi olmaktadır. Bu kalp rahatsızlığında kalbi besleyen koroner damarlarındaki en başta kolesterol nedeni ile meydana gelen tıkanıklıklar ve sertleşmeler kalp ağrılarına neden olur. Böyle ağrılarda göğüs kafesinin ardında sıkıştıran bir ağrı meydana gelmektedir. Bu ağrı batar şekilde değildir. Enfarktüs ağrısı sonrasında kalp hücreleri geri dönüşümsüz olarak ölmeye başlar. 6 ile 12 saat içerisinde o bölgede bulunan bütün kalp hücreleri ölür. Kalp rahatsızlıklarında ağrıya yol açan en büyük etken kalbe giden damardaki kan miktarının azalması ile olur. Kalbe giden kan miktarı azaldığından dolayı kalp beslenemeyecek ve oksijensiz kalacaktır. Bu şartlar altında da kişinin hemen duraklamasını ve sakinleşip dinlenmesine neden olacaktır. Genel olarak bu ağrılarda bir süre dinlendikten sonra ağrı geçecektir. Fakat dinlendikten sonra ağrı geçmiyor ve hala devam ediyorsa zaman kaybetmeden hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekmektedir. Göğüs kafesi ve çevresinde oluşan her ağrı kalp ağrısı değildir. Bazı stresli durumlarda göğüs kafesimiz üzerinde bulunan kaslar da ağrıyor olabilir. Böyle durumda göğüs ağrılarını kalp ağrılarından ayırmanın en kolay yolu, ağrının sol kola inip inmediğine bakmaktır. Kalp ağrısında ağrı sol omuzdan sol kola kadar inmektedir. Sadece kalp kası ağrılarında değil bütün kalp hastalıklarında bazı şeylere dikkat edilmelidir. Çok fazla sinirlenmemeye dikkat etmelidir. Sigara ve tütün ve mamulleri kesinlikle bırakmalıdır. Ani kilo alıp vermemelidir. Fazla yorucu işler yapmamalıdır. Uykuyu ihmal etmemeli ve düzenli uyumaya gayret edilmelidir. Dinlenmeye, acele etmemeye gayret etmeli ve hızlı hareket etmekten kaçınılmalıdır. Çürük dişlerimiz varsa tedavi ettirmelidir. Bol olarak taze meyve sebze ve yoğurt yemelidir. Düzenli bir şekilde az da olsa egzersiz yapmalıdır. Yemeklere ekstradan tuz eklememek gerekmektedir. Bu kurallar düzene konulduktan sonra kalp kası ağrısı riski oldukça düşmektedir.
" } ] }